rss
twitter

    27 Ağustos 2009 Perşembe

    Eurobasket 2009'a Doğru || Efes Pilsen World Cup Game #1


    Yine büyük bir şampiyona ve yine şampiyona öncesi Efes Pilsen World Cup turnuvası ile karşı karşıya idik. Kadromuza geri dönmek istemiyorum ama Kerem Gonlum'un cezası belkide madalya şansımızı azaltacak düzeyde. Cunku dun belki de Avrupa Basketbol Şampiyonasının en iddialı takımlarından biri ile ciddi bir hazırlık maçı oynadık. Ve göze çarpan ilk eksiklik ikili oyunlarda 4 numarada oynayan oyuncular rakipleri için dışarı çıkarken rakip ikili oyun sırasında uzun dan kısaya pas alışverişinde uzunumuz çoğu kez kısa oyuncuya yardıma gitmeyerek Ukic ve Popovic den cok ekstra dış şut yedik.

    Maçın başında Ukic'in hızını durdurmak için Sinan Guler ile başladık. Ama bu hamle ne yazik ki ters tepince hem Ukic ilk periyot da maç genelinde ki en iyi performansını sergiledi hem de guardsız oynadıgımız için maçın başında bir türlü oyuna giremedik.

    Oyun içerisinde dikkatimi çeken bir başka konu ise oyunun son 4-5 dakikalarında her zaman tempoyu yukarı çıkarıyoruz. Ama bunu oyun geneline yaymalıyız diye dusunuyorum. Ozellikle Hidayet Türkoglu inanılmaz bir liderlik performansı sergiliyor. Gercekten boyle bir oyuncuya sahip oldugumuz için kendimizi şanslı hissetmeliyiz.

    Avrupa Basketbol Şampiyonasından çok umutluydum ama Kerem Gonlum'un eksikliği şu sıralar bence sıkca acaba dedirtiyor. Takımı izlerken de takımda tek 4 numara oynayabilecek oyuncu bence Ersan Ilyasova'dır. Bu takımda en az Hidayet Türkoglu kadar yetenekli bir oyuncu. Ozellikle Barcelona da oyununu cok geliştirmiş. Hatta bir aralar sırtı donuk top aldı içerde ve Vujcic'e karşı sırtı donuk oynadı. Ersan Ilyasova'yı hucumda cok daha aktif kullanmalıyız. Cunku geçmiş donemlerde kadromuzda Harun Erdenay'dan gelen Ibrahim Kutluay ile devam eden ve son jenerasyon da Serkan Erdoğan'ın ustlendiği sutor rolunu benimseyecek oyuncumuz bu sene ki kadromuzda yok. Aslında Bekir var ama o da topu elinden cok gec cıkaran sutorlerden oldugu için ve el ustunden sut yetenegi de olmadıgı için ona hazır setler hazırlamak da hucum rotasyonun da pek kullanılmaması bu rolun diger oyunculara kaydırılmasına sebep oluyor. Bu nedenle Ersan'ı muhakkak hucumda cok daha fazla kullanmalıyız.
    Son olarak da Engin Atsur'un performansına değinmek istiyorum. Ilk yarı boyunca hiç sure almayıp ikinci yarı da oynayan Engin gösterdiği performans ile son Dunya Sampiyonasının son macları ve Avrupa Şampiyonasında oldugu gibi yine bu takımın birinci guardı benim diyor. Tanjevic ile çok iyi bir uyum sağladılar. Tam istediği oyunu Engin Atsur ile cok rahat oynatabiliyor. Engin Atsur'un ozellikle kritik anlarda ki oyunun kontrolunu eline alması ve oyun gorusu ile Avrupa Basketbol Şampiyonasında kariyerinin zirvesine cıkacagını dusunuyorum.

    1 yorum:

    Kadir Er dedi ki...

    Açıkçası beni genç ve dinamik olmasına rağmen skora fazla katkı yapamayan uzunlar düşündürüyor.
    Semih gibi bir oyuncunun sürekli blok kovalamasını anlayamıyorum.
    Ayrıca kopuk kopuk oynamamız belli bölümlerde iyi savunma ve hücum performansı ile geri dönmemiz birşeyi değiştirmez.
    Oyunumuz saman alebi gibi maalesef, bahsettiğin gibi o şutör eksikliğini maalesef turnuva boyunca çekicez sanırım.

    Herşeye rağmen bir ekip ruhu var bu sevindirici.