rss
twitter

    13 Ekim 2010 Çarşamba

    Allen Iverson @ Beşiktaş CT


    Öncelikle Iverson konusunu bu derece irdeleyeceğimizi 40 yıl düşünsem herhalde aklımın ucundan dahi geçirmezdim. Geçen ay ilk olarak Ismail Er ile başlayan Allen Iverson haberleri şu günlerde Espn'de bile tartışılır durumda. =) Açıkcası Allen Iverson'ın menajerinin yaptığı açıklamaya kadar bu çıkan dedikoduları pek gerçekci olduğuna inanmıyordum. Ancak dış basına yansıyan haberler (S.Smith bile transfere nba.com da yer vermiş) ve güvendiğim insanların ifadelerinden sonra bu transferde bayağı bir ilerleme kaydedildiği anlaşılıyor. Pazartesi'ye kadar da sanırım bir netliğe kavuşur.

    Allen Iverson birçok Nba yıldızından çok farklı bir yıldızdı. Geleceğin Michael Jordan'ı dendiği günden sonra hep Michael Jordan'ın gölgesinde kaldı. Bence Nba'in önemli beyinleri, Michael Jordan'ın arkasında kaldığı gibi Iverson'ın arkasında kalamadı. Gün geldi; 55 sayı attı ve Nba tarihinde 55 sayı üzeri atan 6 oyuncudan biri oldu. Gün geldi; tarih kitaplarına tarihin en hızlı cross-over ve cross-dribble ını yapan oyuncu olarak geçti. Nba kariyerinin son 1 yılı hariç, diğer Nba yıldızları gibi hiçbir zaman komplekslere sahip değildi. Delikanlı adamdı öyle üçlükler atınca savunmaya küçümseyerek bakmalar (Lakers final serisinde Lue'a karşı saygısını bir kenara koyabiliriz ), yaptığı cross overlardan sonra pis pis gülmeleri hiç yoktu. Çıkar adam gibi basketbolunu oynar sonra eğlencesi dışarda yapardı. Yani lafın kısası Allen Iverson Nba tarihinin en iyi oyuncuların başında gelen marka bir isimdir.


    Hatırladığım kadarıyla bu seviyede bir yıldız kategorisinde Avrupa'ya gelen tek oyuncu Dominique Wilkinsdı. Ve Dominique Wilkins sayesinde Yunan basketboluda inanılmaz seviyelere yükseldi. Avrupa'nın hemen hemen her ülkesinden Wilkins'i izlemeye turlar düzenlenirdi. Ve böylelikle Wilkins sayesinde Yunan basketbolu tüm dünya tarafından saygı duyulan bir seviyeye geldi. Allen Iverson'da bence aynı etkiyi yaratacak bir oyuncu. Hazır Dünya Basketbol Şampiyonasında harika bir organizasyon sağlamışken ve yanında sportif başarıda gelmişken olası Allen Iverson hamlesi sadece Türk basketbolunu değil Tüm Dünyada; Türkiye'nin prestijini, saygınlığını arttıracaktır.

    Biraz da gündemden bahsedecek olursak; öncelikle benim için Iverson'ın gelişi; şampiyonluktan da hatta Avrupa'da final four'dan da daha değerlidir. Bir düşünelim Inönü'de Quaresma ile beraber önemli bir UEFA maçı öncesi sahaya inip üçlü çektirmesi benim için paha biçilemez bir olay olur herhalde. Ancak kafamı kurcalayan en önemli detay rakamlar. Adam daha 2-3 sene önce senelik 21 milyon dolar alıyordu. 2 milyon dolara bizi kabul edeceğine ihtimal vermiyorum. Iverson'ı Istanbul'a getirebilmek için bir bu kadar daha feragat edilse belki o zaman ihtimali artabilir. Bir de basketbol da transferler futbol da ki gibi yürümüyor. Menajerler oyuncu transferlerinde önemli bir role sahipler. Hemde çok yüksek rakamlar alıyorlar. Bu nedenle sadece Iverson'ı ikna etmek de yetmeyebilir. Gerçi M-Oil, Ulker veya bir başka sponsor böyle bir zamanda böyle bir marka ismi kaçıracağını sanmıyorum.

    foto: Blogların birinden fotoyu alsam da kaynak forzada bir arkadaşmış. Ellerine sağlık.

    2 yorum:

    Ömer dedi ki...

    Şampiyonluk çok daha güzel olur Iverson'dan bana kalırsa. Ancak bizim Iverson yerine yapacağımız söylenen transferle şampiyon olmayı geçtim, finale bile çıkabileceğimizi düşünmüyorum. Bunun en büyük sebebi de yönetim faktörü, maddi sorunlar vs.

    Bu yüzden Iverson gelsin, 50 senede bir gelebilecek bir fırsatı değerlendirelim, kupa kazanamayacaksak bari bu sene anı senemiz olsun, çocuklarımızı geçtim, torunlarımıza bile anlatırız herhalde.

    Yalnız ben de gelmeyeceğini, son anda bir aksilik çıkacağını düşünüyorum.

    asist time dedi ki...

    Son yaşanan gelişmelerden sonra sanki gelecekmiş gibi.